Sözler değil, insanlar insanları damgalıyor

Can sıkıcı şey olan nedir biliyormusunuz? Çok kültürlülük hakkında konuşamamaktır. Bu ironik geliyor, ama bu böyledir: Konuyla ilgili olan her kelime kelimenin tam anlamıyla eksiktir.

 

Mesela ‘Göçmen’ sözlükte ‘Allochtoon’ kelimesini ele alalım. Aslında kimse, o kelimenin ne anlama geldiğini bilmiyor. Herkes ‘bildiğini’ sanıyor, ve böylece aslında boş tartışmalar yer alıyor.

 

Bir Yunan bir ‘Allochtoon’ değil, bu kesin, ama bir Polonyalı ‘Allochtoon’ mi? Bu biraz garip geliyor bana, çünkü bu terimi sadece Türk veya Fas kökenli Hollandalılar ile ilişkilendiriliyor ve kelimeyi bu şekilde bilinçli veya bilinçsiz kullanmaktayız.

 

Yazılı basında çok tartışma konusu olan; üniversitede okumuş, üniversiteli gibi davranan ve konuşan Hollandalı Türk veya Fas kökenli biri, ‘Allochtoon’ midir?

 

Sadece yazılı basınla sınırlı kaldığı görülmedi. İş ortamında birebir yaşamış olduğum bir hadiseyi anlatmak istiyorum.

 

Bir konu üzerine müdürüm bana yönelik bir yorum yapmaktadır.

 

’Esma gibiler Hollandada doğmuş, Üniversitede okuyan, Hollandaca’yı anadili gibi konuşan, sosyal bir Hollandalı Türktür.....’’

 

Bir hafta sonra..


Fas kökenli Hollandali iş arkadaşımız toplantıya geç katıldığı için, toplantıdan sonra müdürümüz görüşme talep ediyor. Bu görüşmede benimde bulunmamı rica etti. Fas kökenli Hollandali arkadaşımıza neden geciktiğini sordu ve sonraki tepkisi ilginçti. ‘’arkadaşlarınız geç kaldığınız için akılarında ‘Allochtoon’ damgası oluşmaktadır. Bu nedenle birdaha ki toplantımızda gecikmemenizi istiyorum.’’

 

Umarım arasındaki farklılıkları gördünüz…

 

 

İlginç olan nedir biliyormusunuz? Tamamen yerli ve yetişkin bir Hollandalı bayan İslami seçmiş ve tesettüre girmiş biri olarak ‘allochtoon’ adlandırıldığına şahit oldum. Bu benim için korkutucu oldu, çünkü terim İslam'la ve düşük seviye ile bir araya getirilmektedir.

 

Bu sadece bir örnek, ancak bu alanda tüm kelimeler aynı sorunla karşı karşıya geliyor. Mesela: ‘diversiteit’, ‘integratie’, ‘inburgering’, ‘islamofobie’, ‘racısme’, ‘tolerantie’, ‘onze vrijheden’, ‘de islam’.                                                          

 

Sözlükte: 'Çeşitlilik', 'içerme', 'entegrasyon', 'İslamofobi', 'ırkçılık', 'hoşgörü', 'bizim özgürlükler' veya 'İslam'.

 

Bu durum gösteriyor ki, düşünce ve çağırışım bozukluklarının sözcükleri ile yeni dil simgleri uydurulmaktadır ve sonunda daha katı, negatif anlam taşımaktadır.

 

‘’Allochtoon’’ hakkında konuşmak ‘’Allochtoon’’ oluşturur, ait olmayan insanlar katı bir kategoriye alınıyor.

 

Bu yazimla damgalama (stigma) lobisini tefsir etmek istiyorum; sözler değil, insanlar insanları damgalıyor.

 

Platform dergisi

Denk Ramazan Bayramı