Sinem Boyluer: Avrupa’da en iyi alternatif tıpçı seçildim
Fitness Antrenörü Senem Boyluer, kariyer hayatını, spor’da başarısını ve başarılarla dolu hayat hikayesini Kadın Dergisi okuyucuları için bizimle paylaştı.
Sizi tanıyabilir miyiz, Senem Boyluer kimdir?
Merhaba, ben Senem Boyluer 1981 yılında Hollanda’nın Tiel şehrinde doğdum, evliyim bir oğlum var, Alternatif Tıpçıyım. Annem Giresunlu, babam Eskişehirli. Utrecht’te kendime ait bir spor merkezim var kendi iş yerimde eşim ve ikiz kardeşim ile beraber çalışmaktayız.
Hollanda’nın ilk Türk kadın antrenörü olarak kariyer hayatınıza nasıl başladınız? Bu mesleği seçmenizin sebebi nelerdir?
Senem Boyluer: Benim öyküm şöyle başladı, ben ve ikiz kardeşim 11 yaşındayken tenis sporuna başladık o zamanlar Hollanda’da tenis kulübüne bağlı etkinlikler oluyordu. Bizim iyi oynadığımızı görüp bizi eğitmek için tenis okuluna aldılar. Aslında 4-7 yaş arasında olman gerekiyordu tenis oynamak için biz ise büyüktük ve bize tenis okulundan teklif edildi sonra bizi eğitmeye başladılar.
Ben kategori A amatör olarak daha sonra kategori B’ye kadar tenis oynadım ve turnuvalara katıldım ve bana bu güzel bir deneyim oldu.18 yaşındayken tenis okullundan ayrılmam gerekiyordu çünkü, tenis için yaşımın büyük olduğunu söylemişlerdi ve bu yüzden ayrılmak zorunda kaldım daha sonra sporu özleyince ders vermeye karar verdim spor okullarına gittim orada ders vermek istediğimi söyledim önce bana güldüler inanmadılar ama yine de şans vermek istediklerini söylediler sonra ben 18 yaşında okullarda Aerobic,Step gibi dersler vermeye başladım, bunun yanısıra HBO okulumu okudum ve hemen iş aramaya başladım o zamanlar 25 yaşındaydım ve evlenmiştim çok çalıştım ve böylelikle kendi iş yerimi kurdum.
‘’Ayrımcılığın her türlüsünü yaşadım’’
Şu ana kadar ayrımcılığa uğradığınız oldu mu?
Senem Boyluer: Evet ne yazık ki çok oldu, iş arıyordum başvuruyordum fakat olumlu bir cevap alamıyordum. Sebebini sorduğumda HBO yüksek okul okuduğumu veya ismimin Türk olduğunu görünce beni işe almadıklarını biliyordum ve ırkçılığa uğradığımı anlıyordum. O zaman kendi kendime ben niye okudum diyordum bütün kapılar yüzüme kapanıyordu. Bazen kıskançlıktan ret ediliyordum bazen de Türk olduğum için, ayrımcılığın her türlüsünü yaşadım, daha birçok örneğini yaşadım diyebilirim.
Normal bir gününüzü anlatır mısınız, çalışmalarınız nasıl geçiyor?
Senem Boyluer: Tüm gün çalışıyoruz benim normal bir günüm 8 saat ama 13 saat çalışıyorum. Bizim spor salonumuz iki kat alt katta kardeşim spor dersleri veriyor, üst katta ise tedavi için zayıflama salonumuz var. Ayrıca 10 yıldır hastalarıma kan diyeti yapıyorum, mesela eğer doktorunuz kan testi yapmıyorsa, bunun için hastalar bana gelip yaptırabiliyorlar. Örneğin tanınmayan bir hastalık veya kas ağrılarını tedavi ediyorum. Nöropati (sinir hastası) hastası için ayaktan beyne kadar elektrik cihaz ile tedavi ediyorum, her hastaya değişik cihazlarla tedavi uygulamaktayım. Beden analizi yapıyorum ve alternatif bir tıpçı olarak kalp atışına bakıp dinliyorum bunun dışında Çin kupası, ateşte kupa ve kuru kupalarda kulak akupunkturu ve elektro akupunktur olarak ta tedavi ediyorum çoğunluğu Türkler, faslılar ve diğer yabancı hastalar bana geliyor.
‘’Çalışırsanız bir yerlere gelebilirsiniz’’
Başarılı bir Türk bayan antrenör olmanızdaki etken nedir?
Senem Boyluer: Öncellikle gurur verici bir şey. Hollanda’da en iyi Türk bayan olarak bu ödülü aldım bu demek oluyor ki Hollanda’nın en iyi fitness antrenörü ben seçildim ve artı kendi spor merkezim Hollanda’nın en iyi merkezi kazanmaya laik görüldü.300’den fazla oy aldım bu çok güzel bir ödül ve çok duyulmuyor bu gibi ödüller ve elbette çalışırsanız bir yerlere gelirsiniz.
Kendinize ait bir fitness centrum olduğunu biliyoruz, bundan biraz bahseder misiniz?
Senem Boyluer: Haftanın altı günü açığız, sadece pazar günü kapalıyız, bazen çok uzak yerden gelen hastalarım oluyor geç kalabiliyorlar bu yüzden anlayışlı karşılayıp yardımcı olmaya çalışıyorum, bazen de çok hasta olan insanların evlerine gidiyorum, hastaneye ve bakım evlerine gidiyorum tedavi etmek için her yere gidiyorum diyebilirim.
Kazandığınız ödüllerinizden bahseder misiniz?
Senem Boyluer: Avrupa’da en iyi alternatif tıpçı olarak seçildim. Kendi kendime oy toplamaya başladım çünkü bizim Türk insanımız oy vermek için çok pasif kalıyor, nasıl nerede oy kullanacağını bilemiyor, ben kendi çabalarımla oy toplamaya başladım marketlerde durdum insanlara oyunu benim için kullanmasına yardım ettim, birkaç sefer gittim, durdum ve sonunda çok oy alarak birinci oldum. Hem kendim için hem de bir Türk olarak kazanmalıyım dedim, hep Hollandalılar yenmesin, Türkler de yenebilsin istedim.
Terapist,Diyet uzmanlığı da yapmaktasınız biraz da bunlardan bahseder misiniz?
Senem Boyluer: Hollanda ve Belçika obezite merkezi ile çalışmaktayız ve bunu yapan Hollanda’da bir terapist olarak tek benim. Terapi ve diyet beraberinde güzel bir kombin aslında çünkü spor gençleştiriyor kas ağrılarını alıyor, kemikleri güçlendiriyor. Alternatif tedavilerle her kişiye ayrı ders veriyorum mesela çok zıplamak kemikleri güçlendirir, çok ağrı olduğunda önce beş kez tedavi ediyorum ağrılar azaldığında spora yönlendiriyorum. Diyet için şunları söyleyebilirim, diyet yapmak zorundasınız çünkü diyet yaparak yaşam tarzınızı değiştirebilirsiniz. Benim diyet yöntemim ise hastamın tansiyon, kolesterol ölçüsünü alıyorum, analiz ve kan tahlili yapıyorum, hastanın yüzünden, gözünden bile anlayabiliyorum hastada ne gibi rahatsızlıklar olduğunu ve direk bunu hastama söyleyebiliyorum.
Bundan sonraki hayatınız ve kariyerinizle ilgili planlarınız nelerdir?
Senem Boyluer: Plan olarak böyle devam etmek istiyorum çünkü insanları iyileştirmek istiyorum bu beni mutlu ediyor daha ne isteyeyim ki başardım ve kazandım bu noktaya geldim. İlerde kendi dalımda doktor olmayı düşünüyorum. Her yıl kendimi geliştiriyorum ve her yıl bir terapist olarak puan almam gerekiyor, bunuda sıkı tutuyorlar puan alamazsanız zaten Hollanda’da bir terapist olarak çalışamazsınız.
Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?
Senem Boyluer: Öncellikle Kadın dergisine çok teşekkür ederim benimde öyküme yer verdiğiniz için. Sizin vesilenizle sesimi duyurmak ve başarımı paylaşmak beni mutlu etti. Herkese bol sağlıklı, bol sporlu bir 2023 yılı diliyorum.
Röportaj / Hülya TAŞ